ANTALYA NAR

NAR BAKIMI

BU SAYFA YAPIM AŞAMASINDADIR


ÖNSÖZ

    Nar çalı formunda halk arasında arsız olarak nitelendirilen sık sık taç veren filiz veren bitki türlerindendir ; fazla suya ,suzuzluğa ,kirece ,fazla tuza ve birçok olumsuz koşullara toleransı vardır fakat ticari yetiştiricilikte mümkün mertebe koşulların olumlu olması gerekir örneğin fazla nemli iklimlerde  ve taban suyu 1 metreden daha derinde olmayan bahçelerde tesis edilen nar bahçelerinde mantar hastalıkları üreticiyi zor duruma düşürmektedir , ağaçlar vakitsizce kurumaya ,ölmeye başlar yada verim kayıpları meydana gelir , mantar hastalıkları ile mücadele de kullanılan ilaçlar üreticiye ek külfettir ve kesin kalıcı çözüm sağlamaz birkaç yıl  sonra hatta bazen aynı yıl içinde hastalık tekrar görülebilir.


 KARLI TİCARİ YETİŞTİRİCİK İÇİN BAHÇE TESİSİ

     Taban suyu bir metreden daha derinde olan ,aşırı nemli olmayan ,hafif alkali PH değeri 7-7,8 aralığında ,orta tuzlulukta , kireçlilik oranı çok fazla olmayan ,kışları çok sert geçmeyen , 150- 400 metre rakım aralığında , toprağı fazla killi olmayan 
yerlere bahçe kurulabilir. 
     Bu özellikleri taşımayan yerlerde de bahçe kurulabilir fakat karlılık oranı düşük olur  örneğin 10 metre rakımı olan fazla nemli ve taban suyu seviyesi 80 cm olan bir yerde nar elbette yetişir fakat fazla su ve nem mantari hastalıkları tetikler bu durum  üreticiyi zora sokar  verim kaybına ,bazen ağacın erken yaşta kurumasına / ölmesine , işgücü kaybına vb. neden olurken hastalıkla mücadelede  kullanılan fungusitler çifçiye maddi külfette getirir , bu duruma çözüm olarak toprağın drenajını sağlamak akla gelebilir fakat drenaj ek maddi külfet getirirken aynı zamanda  fazla yıkanmadan dolayı topraktaki mineraller, makro ve mikro besin elementlerinin kaybına neden olur bu yüzden de toprağın gübrelenme ihtiyacı artar , sürekli ve aşırı gübre hem maddi külfet getirir hemde ağaçların ve toprağın dengesini bozar .


NAR SULAMA

     15-20 gün arayla sulanır çok sıcak havalarda iki sulama arası zaman azaltılabilir, mümkün mertebe iki sulama arası zaman aynı olmalıdır kısacası sulama düzenli olmalıdır , unutulmasın ki fazla su mantari hastalıklara ve çürümelere neden olabilir , bilhassa nemli bölgelerde veya taban suyu yüksek bahçelerde bu duruma daha hassas yaklaşılmalıdır, hasada 25-30 gün  kala sulamaya son verilmelidir aksi takdirde meyvelerde çatlama oranı artar .

     Sulama yapılırken kök boğazı ıslatılmadan sulanmalıdır, bir kez ıslanması hemen ağaç çürüyecek anlamına gelmez ama yinede dikkat edilmelidir, ağacın gövdesinin yere saplandığı kısım en azından bir çay tepsisi kadarlık bir alan yerden  15 cm kadar  yüksekte kalmalıdır  bu sulama esnasında ya da yağmur yağdığında  gövde alt kısmının ya da kök boğazının ıslanma riskini azaltır .

      Sulama yöntemi olarak ; salma sulama , çanak usulü ve damlama yöntemi en çok kullanılanlardır bunlar içinde damlama diğerlerine göre daha uygun bir yöntemdir, damla sulama yapılan bahçelerde yabani otlar daha az büyür bu da yabani (yabancı )  otlarla mücadeleyi kolaylaştırır ve daha az ot ilacı kullanımını sağlar ot ilacını ne kadar az kullanırsanız ağaçların sağlığı için o kadar iyi olur ayrıca damla sulama gübreleme yaparken kolaylık sağlar her durumda damla sulama iş gücünden tasarruf etmenizi de sağlar .





( Bu sayfada nar bakımı , mantari nar hastalıkları ,sulama ,budama,ilaçlama ,gübreleme vb. konulardan bahsedeceğiz ....Devamı gelecek )


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol